2025 yılına girmemize sayılı günler kala, kamu işçileri ve sendikaları için toplu sözleşme zammı bekleyişi giderek artıyor. Hükümetin takviminde yer alan 2025 yılı için kamu işçilerine yapılacak zamların belirlenmesi, işçilerin alım gücünü koruma ve yaşam standartlarını yükseltme açısından büyük önem taşımaktadır. Bu yazımızda, 2025 toplu sözleşme zammının olası oranları, işçi mağduriyetleri ve hükümetin bu konudaki yaklaşımlarını ele alacağız.
2025 toplu sözleşme görüşmeleri öncesinde, kamu işçileri için sendikalar tarafından çeşitli talepler dile getirilmeye başlandı. Özellikle son dönemlerde yaşanan enflasyon artışları, yaşam standartlarının düşmesi ve alım gücünün azalması, işçilerin maaşlarına ve sosyal haklarına yönelik artsan taleplerinin temel nedenleri arasında yer alıyor. Sendikalar, kamu işçilerine yapılacak zamların, ülke genelindeki enflasyon oranlarına paralel olarak belirlenmesini istiyor. Bu bağlamda, 2024’teki enflasyon oranlarının 2025’te de sürmesi durumunda, kamu işçileri için en az %20 civarında bir zam bekleniyor.
2025 yılı için kamu işçilerine yapılacak olan zam oranları konusunda hükümetin farklı senaryolar üzerinde çalıştığı iddia ediliyor. Ekonomik verilere dayalı olarak yapılan tahminlerde, yıllık enflasyon oranlarının dikkate alınarak yılda en az %20 ile %30 arasında bir artış olacağı öngörülüyor. Ancak bu noktada enflasyonun nasıl gelişeceği, merkez bankasının para politikaları ve ekonomik büyüme gibi unsurların etkisi de büyük önem taşıyor. Ülkemizdeki ekonomik istikrar sağlanamadığı takdirde, kamu işçilerinin talepleri daha da yükselebilir.
Bunun yanı sıra, gelir dağılımındaki adaletsizlik ve yaşam standartlarının düşmesi, kamu işçilerini daha fazla hak talep etmeye yönlendirebilir. Dolayısıyla toplu sözleşme müzakerelerinde, işçilerin ihtiyaçlarına ve yaşam koşullarına yönelik daha fazla sosyal destek sağlanması gerektiği konusunda hem kamuoyu hem de sendikalar tarafından ortak bir görüş sergileniyor. Tüm bunlar ışığında, 2025 toplu sözleşme zammının sadece bir rakamdan ibaret olmaktan çıkarak, kamu işçilerinin sosyal ve ekonomik açıdan daha hızlı bir iyileşmeye ulaşmasını sağlayacak unsurların da göz önünde bulundurulması gerektiktir.
Sonuç olarak, kamu işçileri için 2025 yılı zammı konusu, yalnızca ekonomik bir mesele olmaktan ziyade, toplumsal bir gereklilik olarak karşımıza çıkmaktadır. Ekonomik koşullar stabil hale gelirse, kamu işçilerine yapılacak zamların hem onların geçim sıkıntılarını azaltacak hem de sosyal barışı pekiştirecektir. Bu dönemde işçi ve işveren arasındaki diyalog ve müzakerelerin önemi de ayrıca vurgulanmaktadır. Kamu işçileri, işverenle (devletle) yapacakları bu müzakereler sonucunda alacakları zammın yanı sıra, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, sosyal haklarının artırılması gibi taleplerle de masada yerlerini alacaklar. 2025 toplu sözleşmesinin tıpkı sendika ve işçi temsilcilerinin beklentileri doğrultusunda sonuçlanması temennisiyle kamu işçilerine hayırlı bir yıl dileriz.