Dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları, günlük hayatta sıkça kullandığımız bazı nesnelerin beklenmedik derecede kirli olduğunu gösteren yeni bir araştırma gerçekleştirdi. Bu araştırmaya göre, birçok insanın temizlik algısını sorgulamasına yol açacak şekilde tuvaletler, çoğu zaman düşündüğümüzden çok daha temiz. Peki, o zaman hangi nesneler bu kadar kirli? Özellikle hangi eşyalar, tuvaletlerden 40 kat daha fazla bakteri barındırıyor? Tüm bu sorulara yanıt bulabilmek için yapılan araştırmanın detaylarına göz atalım.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, tuvaletler genellikle halk arasında en kirli yer olarak kabul edilse de, son çalışmalar bu algının yanlış olduğunu ortaya koydu. Araştırmalar, tuvaletlerin yüzeylerinde bulunan bakterilerin çoğunun zararlı olmadığını, hatta tuvaletlerdeki ortamın belirli bir düzeyde antibakteriyel özellik taşıdığını göstermektedir. Bu durum, düzenli temizlikle birlikte paralel olarak tuvaletlerin, birçok günlük eşya ile karşılaştırıldığında daha az mikrop barındırmasını sağlıyor.
Birçok insan, tuvaletlerin dışında, bilhassa ofislerde ve evlerde bulunan eşyaların, hijyen açısından çok daha kötü durumda olduğunu düşünüyor. Klavye, telefon, kapı kolları ve dokunmatik yüzeyler gibi sıkça temas edilen alanlar, tuvaletlerden daha fazla bakteri içerebiliyor. Bu noktada yapılan araştırmalar, klavyelerin tuvaletlerden 20 kat, telefonların ise 30 kat daha fazla bakteri barındırdığını gösteriyor.
Gelin, bu gizli tehlikeleri daha detaylı bir şekilde inceleyelim. Örneğin, bir bilgisayar klavyesinde, tuvaletlerde bulunan bakterilerden daha fazla çeşitlilik ve yoğunluk olduğu sıklıkla gözlemleniyor. Aynı şekilde, özellikle toplantı odalarında sıklıkla kullanılan projeksiyon uzaktan kumandaları da büyük bir tehlike arz ediyor. Yapılan testlerde, bu kumandaların yüzeylerinde tuvaletlerden 40 kat daha fazla mikroorganizma tespit edilmiştir.
Ayrıca, cebimizde ya da çantamızda taşıdığımız akıllı telefonlarımız da tehlike arz eden bir diğer nesne. Gün içinde pek çok yüzeye temas eden telefonlar, bu yüzeylerden bakteri toplayarak bizlere erişiyor. Uzmanlar, telefonlarımızda, insan derisinde mevcut bakterilerle birlikte, dış mekanlardan da pek çok zararlı mikroorganizmanın olabileceğini belirtiyor. Dolayısıyla, telefonlarımız sık sık temizlenmeli ve hijyenik koşullara dikkat edilmelidir.
Kapı kolları ve tuvalet kapakları da hijyen açısından sorun oluşturan bir diğer alandır. Tuvaletlerden sonra en fazla mikrop barındıran nesneler arasında kapı kollarının yer aldığı yapılan araştırmalarla netleşiyor. Özellikle toplu ortamlarda, kapı kollarının yüksek miktarda bakteri taşıdığı tespit edilmiştir. Bu durumun başlıca sebebi ise, insanların temiz ellerle değil, kirli ellerle kapı kollarına dokunmasıdır. Bu alışkanlık, mikropların hızla yayılmasına neden olur.
Sonuç olarak, tuvaletlerin aslında düşündüğümüz kadar kirli olmadığı ortaya çıkarken, günlük hayatta kullandığımız birçok nesne, sandığımızdan çok daha fazla tehlike barındırıyor. Dolayısıyla, hijyen konusunda dikkatli olmak ve belirli nesnelerin düzenli bir şekilde temizliğine özen göstermek büyük bir öneme sahip. Bilim dünyası, bu tür araştırmalarla bize tuvaletlerden daha kirli olan nesneleri hatırlatarak, hijyen konusunda daha bilinçli olmamız için önemli ipuçları sunuyor. Unutmamak gerekir ki, sağlıklı bir yaşam için hijyen, en az beslenme kadar kritik bir faktördür.